20 Mayıs 2016 Cuma

Unutmak...

     İnsan unutkan bir varlıktır diyoruz ya bence bu külliyen yalan!
     Ademoğlu, bazı şeyleri ne kadar unutmaya çabalasa da bence boşuna uğraş veriyor.Bu beyin denen meret olduktan sonra...
     Yaşadığımız bir olay,durum ya da ufak bir anı parçası;unutmak istediğimiz şeyin üzerinden ne kadar zaman geçse de başka yaşanılan şeylerin etkisiyle (tesadüf,3.kişi söylemleri,vs) bir şekilde kendini ortaya çıkarır ve sanki o unutmak istediğimiz şey;tıpkı dün yaşanmışçasına bize hissiyat verir.Bu hissiyatın tadı çok acıdır,ekşi bile değildir.
     Shakespeare: ''Geçmiş,önsözdür.'' demiş çok da doğru bir laf etmiş.İnsanın,şu aşamada geçmişinin izlerinden kurtulması pek de mümkün görünmemekte.Bunu,Eternal Sunshine Of The Spotless Mind'ta gördük.Beyin çabalasa da bazen kalp unutturmaz.Bu noktada William Faulkner'ın: ''Geçmiş asla ölü değildir;geçmiş geçmiş bile değildir.'' lafını da aklımızdan hiç çıkarmamamız gerek.Geçmişimizi ne kadar unutmaya,unutturmaya çabalasak da o hiçbir zaman aklımızdan,kalbimizden silinmez...
     İnsan,ne olursa olsun yine de güçlü olmalı,dik durmalı;çünkü insan,güçlü bir varlıktır.-en azından güçlü sanımızı devam ettirsek hiç de fena olmaz.-Yolumuza da kaldığımız yerden devam etmeliyiz,yaşadıklarımızdan ders almalıyız.Buna mukabil,gelecekte ne olacağını hiçbirimiz kestiremeyiz.Belki de gelecekte yaşayabilme olasılığımız olan güzel şeyler,bu unutmak istediğimiz bazı yaşanmışlıkların ve bitmişliklerin üzerine bir nebze de olsa ufak bir set çekecektir.Kim bilir...Dolayısıyla,hayata hep güzel bakmalıyız.Biz insanız ve bu insan olmanın bir getirisi.Unutmak istediklerimiz,hayatımızı zindana çevirmemeli,bize prangalar takmamalı.İnsan doğası gereği özgürdür,unutmaya çabaladıklarımız birer pranga.İşte bakınız,bunu ''unutmayınız'' Zaten ömrümüz o kadar kısa ki,hafızadan silme çabası içerisine girerek,bize bahşolunan bu güzel ömrü heba etmemeliyiz...
     Her zaman bu hususta cesur olmamız gerek;ancak korkak insanlar ölümü bin defa tadarlar...
     İnsan denen hayvan,unutmaya çalıştıklarıyla,yaşadıklarıyla,yaşayacaklarıyla,iyi yahut kötü anılarıyla vardır.Bunlar olmasa,insan olma vasfımızı nereden edinecektik ki?
     Son olarak biraz da egzistansiyalizm (varoluş) bilsek hiç de fena olmaz dostlarım.
    
    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder